saadet bir umman derinliğinde de olsa
kara geceye karşı ben yine varım...
Çiçek bozuğu akşam karanlığına:
Benim biricik kedimi çaldılar.havada bunalmış sessizlik yankısı varken,kara yazmalı bir gürcü kızı,elimi tuttu,tırnaklarımın dibinde bir sızı gibi onsuz mutluluklarıma gücendim.
Yine kara kaşlı bir korku uzandı gözbebeğime,saçlarımı darmadağın yaktım da,utandım ak sakallı dedemden.
Çoşkulu bir özveri ile ilklerimi,son olsun dediklerimle yan yana koyunca duruverdi zamanlar.
içimde basiretsiz bir yaklaşım telaşı ile ağlarken,huzursuz bazı tarla fareleri bana ileri derecede miyop olduğum gerçeğini bağırarak haykırdılar,sanki başka türlü haykırılabilirmiş gibi.
tozlu,basit,belki de acınabilecek bir hissizlikle dopdulu bakır bir sarkaç gibi gelmiştir hep hayat bana.
Oysa rüzgarlar vardır.
Oysa mıknatıslar vardır.
Oysa romanlar vardır.
Oysa mercan balıkları vardır.
Oysa sebeb olmalıdır koruyan varlığımı.
Hangi sebeb?Hangi sevgi?Veya hangi küçümser inkarcılık?
Bir seslenişcesine yankılandın,
eriyip en mahrem iç çekişlerimde.
Kıskanırcasına sana bağlandım,
ta uzak zamanların efendisince.
haktan nuri
04/08/1990