herşeyi yutan kara bir delik gibi.
evveliyatı da var üstelik.
dağınık zamanları,
aydınlık günleri,
ateşten heybeti,
kendini yiyip bitirdiği demleri,
hep olmuş gibi,
mazi bu yalan söylemez ki.
yanlı hatırlanabilir,
çok zorlarsan o da belki.
bir ıslık tutturdum korku üşüştü,
zıplaya hoplaya çorabım düştü,
kalabalıklar geldi üzerime dilim sürçtü,
bu geleceğe matuf son görüştü.
uzak ve unutulmuş bir öğleüstü,
sebebini bilmeden içime bir kor düştü.
ne de olsa.
ütopik ağır bir sözcüktü...