...

Verba volant, scripta manent

30 Ağustos 2012 Perşembe

reconquista

"pekde hiç bir ihtimal
bu aşkın hala yaşaması"

kırık bir lisan konuşulurdu o devirde.
ilelebed ayrı yaşamış duvar siniği farelerin,
hep farklı kahramanlık hikayeli evlerinde.
savaş bir idi lakin kazanan değişirdi,
karanlık dehlizli altından hanelerde.

sonra kuvvetle çekti yuları kendine,
az önce ağlayan tülbentli başları kesen,
değişmiş gibiydi.
kanlı akıtmayı görünce,
ölü bir kafirden çaldığı soylu heybette.

eğildi ve nefesini dinledi,
boğulur gibi oldular beraberce.

fısıldar gibi anlattı.
bitmedi dedi,
son bir kafir kalesi daha var dedi,
duymak istemiyorum çok vakit çığırtkanlıklarını,
uzun kulelerinden dedi.

eğildi bir daha nefesini dinledi,
boğulur gibiydi.

saldı sonra dizginleri,
mahmuzlardan utandı.
kaldırıp kamçıyı,
fırlatıp attı.

ilk ezan zamanıydı.
bu arap atı koşarken öldü,

kırık lisanlı adam,
dişlerinin arasında istavrozu,
bu kez,
ben ölseydim dedi.

zaten demişlerdi:

"pekde hiç ihtimal
bu aşkın daha yaşaması"

Haktan nuri..





çığırtkanın uzun kulesi

22 Ağustos 2012 Çarşamba

Şükür bayramı

paternoster

Bayram gelmiş,
bayram geçmiş,neyime?

Gittim geldim bilmedi,neyime?
Yol bitti deniz oldu,önümde bir taş duvar durdu.
Sıcak ve uzak yoldu.
Olsundu,belki tesadüf olurdu,
köpekler de kapıdan bakar anca bulurdu.
Baktım da bulamadım ya daha ne olsundu?
Lakin bulsaydım,işte o bana bayram olurdu...
Gittim,geldim,
bilmedin,neyime?

Bayram gelmiş,
bayram geçmiş,neyime?