"There’s no repentance in the grave,
No pardon offered to the dead."
—Isaac Watts
Bir gün sosyal hayat meleği derimi yüzerken,
Ellerimle kirli tırnaklarım mazinin damağını kaşıdı.
Renkli kavanozda sıralı tropikal ceninler hazırken,
Rastgele pişmiş tuğladan denizatları üstüme saçıldı.
İhtiyacın sessizce akıl buladığı zor zamanlarken.
Nerede heyecan başladı nerede bu sevda başladı?
Tez elden soğurken ensemde geçmişimin cesedi,
Ezildi zihnimde kırgın konuşkan kararlılığım.
Zehir dilli bir mülayim korkusu sarınca gönlümü.
Esir kaldığım sorular güncel kanunlarla büyüdü,
La nihaye aşk ila nihaye ümid işte yine sana sığındı.
haktan nuri..