...

Verba volant, scripta manent

15 Nisan 2013 Pazartesi

Kavuşma




Bir adam bir dal görse,
Eğilip alsa,
Bir yere koysa.
Sonra onu
Bir kadın bulsa,
Alıp da atsa,
Kim kazanır dostum?
Kim kaybedendir?

Dal mühim ise eğer,
Bilineki rayihası cennetten bir mor salkım idi...

Yok değil ise eğer,
Erkeğin eli değdi gözü gördü dili sustu kalbi bekledi...

Müteakiben dostum.

Kadın tuttu attı ya,
Bunca zamandır dokunamadığı teni sevdi.

Kadın baktı gördü ya,
Onca aydır dalamadığı gözleri sevdi.

Bir an merak etti ya,
Şunca mevsim susan dili sevdi.

Demek ki dostum,
Seven kavuşurmuş.
Bir dal olur da
Buluşurmuş...

Haktan Nuri..

"bir kadın yerde bi dal bulsa
o dal kurumuş olsa
dalı alsa
toprağa koysa su taşısa
taşısa
taşısa
bir adam gelse
dalı alsa
yeniden yere koysa

sudan topraktan uzak tutsa
kadın su verse
adam geri alsa
kadın verse
adam alsa
bu hikaye kaç kere kendini tekrar eder dostum
dal suyundan, toprağından uzak

ne kadar direnir
can umudu biten dal
hangi kuşun kanadını kırar  sonra
dalın kimden intikamıdır bu"



4 ever & ever

10 Nisan 2013 Çarşamba

şelale

Souvenir, souvenir, que me veux-tu?   Verlaine

(Hatıralar, hatıralar, ne istersiniz benden?)


sen..
bu hesap günü.
mevsim dönümü.
bir lahiti parçalayan haşgeş tohumu gibi küçükken,
heybetli bir şelale gücüyle ve direnciyle ve serinliğiyle ve uğultusuyla
musallat olduğun kalbimden git artık.

sen..
teknik bir üniversiteye şiirler söyle,
reklamında gözük sözsüz hareketsiz.
biber kabuklarını soysunlar bütünce şöyle,
bilmesen de bilirmiş gibi çene bağımı hissiz.

sen..
efsunlu gülüşler,toplu saçlar ve puantiyeli baby collar elbiselerinle.
saat bir anda altıyı vurup,
teeccüdde bir sela umulunca.
gitme yok gitme.
ya aklım da kalbimle giderse..

Haktan Nuri..